Oturmuş kızgın bir taşın üstüne..kavurucu güneşe bakmadan o kadar mutluydu ki o kavurucu güneş çocukluğundan kalmaydı ondan belki...ona en güzel hatıraydı Temmuz güneşi..bakakaldı uzaklara bakarken uzaklarda bir çocuk gördü kendinden..terketmişti onu çok uzaklardaydı artık bu masum çocuk..gözü yaşlı üstü yara bere içinde ..belli ki biri mızıkçılık yapmış darılmış hayata o da..küsmüş oyuncaklara parklara..bir de bakmış ki büyümüş.büyüdükçe herşey değişmiş,,yollar,dağlar,insanlar ve hayat...hala değişmemiş o çocuk...ama insanları tanımıyor tanımak istemiyordu..belki korkuyordu
insanlardan, yalanlardan, riyalardan..bir pencere açtı kendi dünyasından...açtı içini kendi gibi çocuk kalmış masumiyetlere...sizlere...
GuruR Kadındır..
Sanki saklı bir yarayı taşıyor gibisin gözlerinde. Sorsalar sana gönlündeki ıstırabı, sevdaydı dersin. Başını öne eğmezsin, eğdirmezsin. Hanım ve ana yüreği seninkisi. Hani bazen bir şeyler düşünürsün… Gözün belli belirsiz nemlenir; içinden kopup gelen bir “Ah” vardır da hani kimselere diyemezsin.
Yine de çözülmezsin, pes etmezsin. En
büyük gücündür; kırılganlığın ve zerafetin. Seni üzenlere güler geçersin. O gülüş yüzünde asılı kalır bir an. Sonra sonra kendine dönersin çünkü tüm ömrünü bir aşka adamaya, her türlü zorluğu gerekirse yalnız ama kadınca karşılamaya and içmişsindir önceden.
Hayatta her şeyi elde etmek elindeyken sen durur beklersin çünkü bilirsin; ödenen bedeller ruhunu zedeleyecekse çekip gidersin